Türkçe | İngilizce | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | volkanik patlama | volcanic eruption i. | ||
I am surprised that volcanic eruptions have not been abolished. Volkanik patlamaların ortadan kaldırılmamış olmasına şaşırdım. More Sentences |
||||
Geology | ||||
Jeoloji | volkanik patlama | volcanic eruption i. | ||
I am surprised that volcanic eruptions have not been abolished. Volkanik patlamaların kaldırılmamış olmasına şaşırdım. More Sentences |
Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
Geography | ||
Coğrafya | (deprem, volkanik patlama) fiziksel kuvvetlerin sarsılması | paroxysm i. |
Meteorology | ||
Meteoroloji | volkanik patlama ile ilişkili olup patlama veya sıcak lav üzerindeki konveksiyon akıntılarından kaynaklanan bir rüzgar | volcanic wind i. |
Geology | ||
Jeoloji | volkanik patlama endeksi | volcanic explosivity index i. |
Jeoloji | gaz ve külün silsile halinde birkaç mil havaya yükseldiği volkanik patlama | plinian eruption i. |
Jeoloji | volkanik patlama sonrası gelişen | posteruptive s. |
Jeoloji | volkanik patlama sonrası meydana gelen | posteruptive s. |
Mythology | ||
Mitoloji | volkanik patlama ile ilgili | vulcanian s. |